2 Mayıs 2014 Cuma

YENİ BİR GÜNE UYANMAK


 
 
 
 
 
 
 
 
 
Ajda Türker @astro3gen
 
 
Sabah erken saatlerde küçük canavar işbaşında uyanmış yatağı sallayıp bağırıyor. Hadi bakalım gün başladı. Sen  istedin ikinci çocuğu hayıflanıp, söylenme hiç. Bazen hangi kafayla istedim diyorum.Acaba ne çarptı beni ?  Bir transitin gazabına uğradım galiba. Gerçi bizim kızlar bakıp, söylemişti ; Uranüs’ün  natal Neptün’üme  transiti  bende bir çocuk isteği uyandırmış. 5. Evim Akrep, yükselen Yengeç , Jüpiter de Balık ta …Oohh  ben  istemiyim de kim istesin J… Neyse kalk bakalım ... Ayy küçük Boğam da o kadar sevimli ki..  İyi ki Uranüs transit yapmış ta  doğurmuşum derken, Yükselen Aslan  büyük canavar da uyandı . Beni de sev bakışlarıyla yataktan bana göz ucuyla bakıyor..  Güneş Yay bir yandan  hayııııır!!! diye feryat etmek isterken ,  yükselen  Yengeç de  devrede, ikisini de kıskaçlarım arasına alıp,  bir sevgi yumağı oluşturuyoruz.
Bu kadar erken kalktın ,tüm uyarıcı etkenler  de devrede,  bir de üstüne kafein…Hadi   yürü bakalım belki ilham gelirde bir şeyler yazarsın…..
 Ohhh hava mis,  çiçek kokusu ,  kuşlar , böcekler  derken neler yazarım ben şimdi.
 Karşıdan gelen market mi yoksa buranın çalışanı mı günaydın desem mi ? Demesem mi acaba? Diye düşünürken,   yarım bir gülümseme ile selam verdim.  Mona Lisa gülüşüyle …  komik bir hal anlayacağınız.... Yola devam…Aaaa yine tombul bayan koştura koştura  gidiyor,  hep te geç kalıyor bu kadıncağız..Off sana ne ? Hadi   yürüyüşe devam …Nerede bu ilham?  Yahu çimene bak , çiçeğe bak bir şey gelmiyor.
 Bu arada  Satürn’ü çok seviyorum. İyi ki  Asc’ de… Sayesinde  hep böyle ince bir şekilde dolanıyorum iki çocuklu olmama  rağmen. Canım Satürn’üm ne de güzel konumlanmış oraya , yoksa ben de  tombul bir şekilde  dolanırdım ortalıkta.  Asc  Yengeç  üstüne Jüpiter de transit yapıyor. Ballı börek durumu yani… (Editör notu :  Ajda’cım sen yine de dikkat et canım . Yengeç bu… Ne zaman ne yapacağı belli olmaz sessiz ve derinden aldırır kiloları, hiç anlayamazsın…Yürüyüşe devam J)

 İlhaaaaam ya da ilhami  her neredeysen gel yahu …Aman Ay Akrep  sevgili eşim hisseder neme lazım “İlhami de  kim? “ der. Vazgeçtim. “İlham perileri” diyerek,  isteğimi yineliyorum.
 Dün gece nasıl yazdım,  meleğin kanadı,  hiç ol, bütün ol, nasıl yazdım bunları?   Hadi devam et! Acaba gece hangi açılar vardı gökyüzünde? Belki oradan bir açılım yaşadım.  Dur bakalım, tabii ya!!! Buluta baktım, meleğin kanadına benzettim, ondan sonra geldi gerisi.. İşte, püf noktaya  odaklan… İyi de Merkür Yay’da  olunca zor oluyor  dağınık zihin, keşke Merkür’üm Akrep olsaydı ,ne güzel konsantre olurdum derinlere inip,  neler bulur yazardım. Yapacak bir şey yok doğum haritan bu, elindekiyle  yetin ,  Marsın Akrep ona şükret… Ayrıca bugün Ay ikizlerde  sen bu işe Ay Yengeç’e geçince başla en iyisi .   
 Bu arada size bir şey itiraf edeyim  , ben hayatım boyunca şiirden nefret ettim , hatta biri bana şiir okumaya kalksa anında kaçardım oradan… Şimdi bu şiirler nereden çıkıyor? Nedir bu şiirsellik, bu nasıl bir çelişki?   İşte burada yine gezegenler devreye giriyor. Neptün Balık transiti,  9 evde Balıkta konumlanmış Jüpiter’ime kesin kavuşum  yaptığı an bende şimşekler çaktı !!! Gözümün önünde periler  uçuştu diyemeyeceğim ama, yaptığım meditasyonlar sırasında  ya da yürüyüşlerimde  bir şeyler   beynime ve kalbime aktı. Ben de bunları kağıda dökme ihtiyacı duydum böylelikle …
 Anlayacağınız transitler insanın içinde var olan ama bir türlü açığa çıkaramadığımız yeteneklerimizi, duygularımızı  ortaya çıkarıp bizimle tanıştırıyor.  Natal haritamızdaki potansiyellerimizi ,farkına varamadığımız  yönlerimizi, transitler  önümüze sunuyor. Tabi bu bazen çok keyifli durumlar ortaya çıkarıyor, bazen de , hayatın  üzücü ve zorlayıcı yanlarıyla da yüzleştiriyor.   Önemli olan tüm bunları ben niye yaşıyorum diye hayıflanmak yerine nedenini bulup, sorunun ya da olayın kaynağıyla yüzleşip,  hayatımızda ki bir düğümü çözebilmek.  Bir çoğunuzun söylemesi kolay dediğini  duyar gibiyim.Hemen hemen hepimizin  hayatında  o kadar çok problemler , sorunlar, çözülmemiş düğümler  var ki . Bunları çözeceğim  diye kendimizi yıpratmak yerine ,bakış açımızı değiştirebilirsek ,  belki sorun olarak gördüğümüz ya da üzüntü duyduğumuz konular olaylar kendiliğinden şekil değiştirecek. Sadece camın diğer tarafından bakabilelim hayatımıza. Bir kez deneyin bakalım. Neler yaşayacaksınız?
 Ben bu deneyimi astroloji eğitimine başlayarak gerçekleştirdim.  İlk dersimizde, sevgili hocam YURDA HAL  bizlere,  hayatımızın  şu andan itibaren çok daha farklı olacağını , hiçbir şeyin   gözümüzde eskisi  gibi kalmayacağını , bakış açımızın ve farkındalığımızın  değişmesiyle  , belli bir yerden sonra  doğum haritalarımızın da  öneminin  kalmayacağını  söylemişti.  O gün bu söylediklerini pek idrak edememiştim.  Şimdi ise onu o kadar  iyi anlıyorum ki.. İyi ki astrolojiye ilk adımı onunla atmışım. Kendimle yüzleşmemi sağlayarak farkındalığımı arttırdı.
 Ve yanında   ruhsallık ,spiritüel çalışmaları da harmanlayarak, astrolojiye  yine değerli  hocam  ÖNER DÖŞER İLE  devam ediyorum.  Her gün hayata , karşıma çıkardığı  güzel insanlar ve yaşattığı tüm güzellikler için  şükrederek başlıyorum.
 Sizler de kendinize güzel bir hediye sunmak, değerinizin farkına varmak istiyorsanız kalkın silkinin,  üzerinizde ki eski enerjilerden  sıyrılın. En çok ne yapmak isterdiniz bu hayatta ? Ya da neleri yapmaktan zevk alırsınız?  Önce bunları bulup, üzerinde yoğunlaşın ister eğitim alın, ister okuyarak ya da gezerek deneyimleyin. Yeter ki   kendiniz için bir şeyler yapın…

FARKINDALIKLA, SEVGİ VE TEBESSÜMLE   KALIN…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder